https://www.yazi-yorum.net/wp-content/uploads/2020/06/hakkimizda.jpg

Yeraltı, 2012 yılında çekilmiş bir Zeki Demirkubuz filmidir. Fyodor Dostoyevski’nin “Yeraltından Notlar” adlı hikayesinden esinlenerek yazılan filmin başrolünde ise absürd komedi filmleriyle görmeye alışık olduğumuz Engin Günaydın yer alıyor. Film 2012 yılında İstanbul Film Festivalinde; En iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu, radikal halk ödülü, en iyi görüntü yönetmeni ve en iyi kurgu ödüllerinin sahibi olarak o yıl sanat dünyasında büyük ses getirmiştir.

Filmin konusu, hayata ve insanlara olan güvenini kaybetmiş olan Muharrem’in, arkadaşı Cevat’ın yazdığı bir kitabın ödül almasını kutlayan eski arkadaş topluluğuna zorla kendisini davet ettiripgeçmişiyle yüzleşmesini konu alır. Muharrem, yeterince toplumla iç içe olamayan ve değişmesine izin verilmeyen bir “yalnız”dır. Bu yalnızlık onun zamanla tüm hayatına ve seçimlerine şekil vererek kendini iyice pasifize eden bir ruh halini alır. Gün geçtikçe hayattan ve insanlardan intikam alma hissi onun kendiyle yüzleşmesini sağlayacaktır.
Eski arkadaşı Cevat, eski bir solcu ve kitap yazarıdır. Fakat yazdığı ve ödül aldığı kitap çalıntı bir hikayenin ürünüdür. Muharrem, bu olayı içselleştirerek yapılacak olan kutlamada insanlardan ve arkadaşlarından intikamını alma niyetindedir. Bir de Muharrem’in evine haftada birkaç kez gelen temizlikçi Türkan vardır. Türkan aynı zamanda Muharrem’in küçük dedikodu arkadaşıdır. Türkan’ın müzdarip olduğu en üst kattaki Aslan bey ile olan ilişkisi Muharrem’in ilgisini çeker. Muharrem bu ilişki hakkında sürekli Türkan’a akıl verir ve filmin sonunda Türkan, Muharrem’in verdiği tavsiyelere uyarak Aslan bey ile olan ilişkisini sonuçlandırır ve Muharrem’i bir kalemde siler. Aslında bakarsak Muharrem’in dünyaya karşı yaşadığı travmaların çoğunda bu böyledir. İlk başta hep kendisini sevip sayan insanların zamanla biraz da Muharrem sayesinde “Basamak atlama, Yükselme” dönemlerin de ona sırt dönmeleridir. Bir başka kadın karakter ise genelevde çalışan bir faişedir. Fakat Muharrem ve faişe ilişkisi biraz askıda kalmış bir konu. Muharrem’in ona acıdığı sıradan biri mi yoksa beyninde kendi yeraltısı ile bağdaşmış bir ikiz kişi mi bunu pek anlayamadık.
Film insan ilişkilerindeki çarpıklıkları ve insan zaaflarını yansıtma konusunda çok başarılıdır. Hatta o kadar başarıldır ki, bu sizi rahatsız edecek seviyelere ulaşır. İnsanlarda sürekli fark ettiğiniz fakat üstüne düşünmediğiniz yanlışlar konusunda bir sözlük gibidir. İki yüzlülüğe, riyakarlığa, gösteriş çılgınlığına ve iktidar seviciliğinesert bir eleştri vardır. Muharrem’in arkadaşlarıyla otel’de kutlama yaparken yaptığı konuşmada da bu olay şu replik ile dile getirilmiştir;

Sevgili Generalim Cevdet Bey! Pardon, Cevat Bey ve kadirşinas yalakaları!
Şunu iyi bilin ki; gösteriş budalası insanlardan, gösterişli laflardan, gösterişin kendisinden hiç hoşlanmam! Bu, bir… Kibirden, kendini beğenmişlikten, “Bütün bu dağları ben yarattım” havalarından, süslü kişiliklerden nefret ederim! Bu, iki… Yalakalardan, yalakalıktan, yalakaca edilmiş laflardan ve davranışlardan da nefret ederim! Bu, üç…
Dördüncüsü… Gerçeği, içtenliği ve samimiyeti çok severim. Ve Dostoyevski’nin dediği gibi; gerçeğin, her şeyin üstünde, zavallı egoların bile üstünde tutulmasını isterim. Arkadaşlığın, karşılıklı, açık sözlü ve yalansız olanı için canımı veririm! Evet buna bayılırım Sayın Generalim! Arkadaşlık, hassaslık ve incelik isteyen bir iştir; öyle kabalığa, özensizliğe, alaycılığa gelmez!
Demirkubuz, Yeraltı’nda ele aldığı bu konuları biraz da kara mizah ile harmanlayarak farklı ve özgün bir film ortaya çıkarmış. Sinematografik yönden ise çok iyi denilecek bir seviyede olduğunu düşünüyorum. Renkler, verilmek istenen psikolojiye paralel olarak oldukça yerinde. Ayrıca Engin Günaydın’ın söylemeden geçemeyeceğimiz oyunculuğu ise filmde müthiş bir etki bırakmış. Bir eksi yön müdür bilemeyiz ama Cevat karakteri ile Nuri Bilge Ceylan’a bir taşlama yapıldığı yorumları fazlaca dile getirildi. Ne olursa olsun böylesine başarılı bir filmi bizlere ulaştırdığı için filme emek veren tüm emekçilere teşekkür ederiz.