https://www.yazi-yorum.net/wp-content/uploads/2020/06/hakkimizda.jpg

Modern İran edebiyatının kuytuda kalmış ismi Gulam Hüseyin Sâedi. Pariste, ülkesine özlem içinde ölen ve Sadık Hidayet’le yan yana yatan Sâedi için, Asghar Farhadi “O, İran’ın Arthur Miller’idir.” der. Hâfız’ın soluduğu havayı solmuş, Sâdi’nin yürüdüğü toprakta yürümüş, onlar kadar duygulu ve onlar kadar derin.
Türk kökenli bir memur ailesinin çocuğu Sâedi. Tebriz’de doğdu ve deyim yerindeyse doğar doğmaz hapis hayatı başladı. Daha yirmisine gelmeden çeşitli yazıları nedeniyle tutuklandı. Yirmi yaşında Tıp Fakültesini kazanıp psikiyatri alanında eğitim aldı. Açtığı muayenehanede hastalara ücretsiz baktı. İran İslam Devrimi’nden sonra Paris’e gitmek zorunda kaldı ve 1985 yılında burada öldü. Mezarı Pere Lachaise’de Sadık Hidayeti’inkiyle yan yanadır.
TOP
Yazar bu romanında, oba oba gezip halka vaaz veren ve peygamber soyundan geldiğini iddia eden Haşim Hoca’nın sonu acıklı biten hikayesini anlatır. Beraberlerinde büyük bir topla gelerek obalılara hadlerini bildirmek isteyen Rus ordusunu fark edip bugüne kadar obalıların kendisine hediye ettiği koyunların derdine düşen hoca, durumu kurtarmaya çalışırken daha da batırır ve en nihayetinde obalıların eline düşer. Birlik olarak Rus ordusunu alt eden obalılar Haşim Hoca’ya, herkese ibret olacak bir son hazırlarlar.
Haşim Hoca özelinde yazar, hırsın bizi götüreceği mutlak sonu aktarırken roman’ın alt metnindeyse meşrutiyete geçmeye çalışan İran’ın sosyal hayatını okuruz. İki arada bir derede kalmış sıradan halkın durumu içler acısıdır ve herkes neye inanacağını şaşırmış bir vaziyettedir. Gulam Hüseyin Sâedi kendine has üslubuyla okurun kalbine dokunarak anlatıyor halkın bu halini.
BAYEL AĞITÇILARI
Bayel Ağıtçıları, yazarın sekiz öyküden oluşan öykü kitabıdır. Öyküler birbirleriyle ilişkilidir. Kitaptaki dördüncü öykü olan “Gav(inek)” 1969 yılında ünlü yönetmen Daryuş Mehrcui tarafından beyazperdeye aktarıldı.
Roman ve hikayeciliğinin yanında Gulam Hüseyin Sâedi aynı zamanda çok başarılı bir oyun yazarıdır. Yazarın bu tarafına roman ve hikayelerindeki diyalogların ustalığıyla da şahit oluyoruz.
Gulam Hüseyin Sâedi’yi daha yakından tanımak isteyenler “Top” isimli romanıyla başlayabilirler onun şiirsel dünyasına. Oradan biraz hüzünle ayrılmayı göze alarak pek tabii…