https://www.yazi-yorum.net/wp-content/uploads/2020/06/hakkimizda.jpg

Paulo Coelho, 1947 yılında Rio de Janeiro’da doğmuştur. Başarılı bir yazar olarak kariyerine başlamadan önce Brezilya’nın önde gelen şarkı sözü yazarlarından biriydi. Bir sürede gazaetecilik yapmıştır. 1986 yılında Santiago yolunda yürürken çok eski İspanyol hacılarına rastlar. Bu gördüklerine dayanarak 1987 yılında basılan ilk kitabi ‘Hac’ (The Piglrimage)’i yazar. Ertesi yıl yazdığı ve 29 ülkede birden en çok satanlar listesinde bir numaraya çıkan ‘Simyaci’ (The alchemist) Pauolo 

Paulo Coelho, 24 Ağustos 1947 yılında Rio de Janeiro’da doğmuştur. Başarılı bir yazar olarak kariyerine başlamadan önce Brezilya’nın önde gelen şarkı sözü yazarlarından biriydi. Bir sürede gazaetecilik yapmıştır. 1986 yılında Santiago yolunda yürürken çok eski İspanyol hacılarına rastlar. Bu gördüklerine dayanarak 1987 yılında basılan ilk kitabi ‘Hac’ (The Piglrimage)’i yazar. Ertesi yıl yazdığı ve 29 ülkede birden en çok satanlar listesinde bir numaraya çıkan ‘Simyacı’ (The alchemist) Pauolo Coelho’yu çağdaş yazarların en çok okunanları arasına sokar. Yazarın diğer kitapları(eserleri) ‘Brida’ (1990), ‘Valkurler’ (The Vakyries)(1992),’Piedra Irmağı’nın Kıyısında Oturdum, Agladım’ (1994),’ Beşinci Dağ'(1996), ‘Veronika Ölmek İstiyor'(1998) ve son olarak 2000 yılında yazdığı ve henüz dilimize çevrilmemiş olan ‘The Devil and Miss Prym’dir. Coelho’nun eserleri tüm dünyada 32 milyon adet satmış ve 52 dile çevrilerek 140 dan fazla ülkede yayınlanmiştır. 

1998 yılında Fransız ‘Lire’ dergisi yazarı dünyada eserleri en çok okunan ikinci yazar seçmiştir. Son 10 yılda Coelho’nun değişik konulardaki yazıları ve eserleri hep en üst sıralardaki yerini korur. Onun şiirsel, gerçekçi ve felsefik tarzı ve beyinden çok yüreğimize hitap eden sembolik yazı dili eleştirmenler tarafından takdirle karşılanmıştır. Kendi adina kurduğu enstitü Brezilya’daki yardıma muhtaç kişilere özellikle çocuklara ve yaşlılara çesitli yardım ve fırsatlar sunmaktadır. UNESCO bunyesindeki ‘Ruhsal Yakınlaşmalar ve Kültürlerarası Diyalog’ programının özel danışmanı olan yazar ayrıca pekçok ülkeden çeşitli yıllarda verilen ödüller almıştır. Ayrıca Paulo Coelho, 1979 yılında İran’da gerçekleşen İslam Devrimi’nden bu yana bu ülkeye resmi ziyaret yapan ilk müslüman olmayan yazardır. Yazar kendisini cesur ancak çok sabırsız bir kişi olarak tanıtmakta ayrıca en büyük korkusunun da topluluk onünda konuşmak olduğunu belirtmektedir.
Simyacı
Bazı eserler vardır ki okurlarının hayatını etkiler hatta bazen de değiştirir. İşte dünya çapında 15 milyon adet satan ‘sSimyacı’ da bu az bulunan eserlerden biridir. Kitap çaüğdaş zamandaki klasikler arasında yerini almiştır. 39 ülkede en çok satanlar listesinin başında olan ‘Simyaci’ 52 dile cevrilmistir. Ayrica icinde Turkiye de olmak uzere bazi ulkelerde sahneye konulmustur. Kim olursan ol, ne yaparsan yap, butun yureginle gercekten bir sey istedigin zaman, Evrenin Ruhu’nda bu istek olusur. Bu senin yeryuzundeki ozel gorevindir. Dunyanin ruhu insanlarin mutluluguyla beslenir. Ya da mutsuzluklariyla, arzulariyla, kiskancliklariyla. Kendi kisisel menkibesini gerceklestirmek insanlarin biricik gercek yukumlulugudur. Her sey bir ve tek seydir. Ve bir sey istedigin zaman, butun Evren arzunun gerceklesmesi icin isbirligi yapar.Bu yuregimizi sesini dinledigimizde ve gozlerimizle goremeyecegimiz seyleri gosteren, kelimelerin disindaki dili anladigimizda gerceklesir.Eser, Endulus’lu genc coban Santiago’nun surusunu satip kisisel menkibesinin pesinden giderken yasadigi maceralari anlatmaktadir. Bu uzun col yolculugunda Paulo Coelho hayati, Santiago’yu ve kisisel menkibesini sembolik bir dille anlatir. 

 
 
Kelimelerin kötü yanı, kendimizi başkalarına anlatabileceğimiz ve başkalarının söylediklerini anlayabileceğimiz hissini uyandırmalarıdır. Fakat dönüp kaderimizle yüzleştiğimizde yetmediklerini görürüz.
 
 
Kimin her şeye gücü yeter, bilir misiniz? Çocukların. Çocuk güvensizliği, korkuyu bilmez, kendi gücüne inanır ve tuttuğunu koparır.
 
 
Sevmek rehber kitaplarla, yazmak kurslarla öğrenilmez. Gidip başka yazarlarla tanış demiyorum, farklı yetenekleri olan insanları bulsan yeter. Yazmak, neşe ve coşkuyla yapılan herhangi bir işten hiç farklı değildir.
 
 
Etrafınızda neyin iyi, neyin kötü olduğuna fazla kafa yorarsanız kendi ruhunuzu ihmal edersiniz, başkalarını yargılamak için harcadığınız enerji sizi tüketip yere serer.
 
 
“İçimde şüpheler var. Çoğu inançla ilgili.”
“Ne güzel işte. İnsanı ileriye götüren de şüpheleridir.”
 
 
Genellikle ölüm insanı hayata karşı daha dikkatli olmaya zorlar.
 
Vaha’nın palmiyeleri ufukta görünmüşken susuzluktan ölmek.
 
 
Yüreğine, acı korkusunun, acının kendisinden de kötü bir şey olduğunu söyle.
 
 
İnsan sevdiği için sever. Aşkın hiçbir gerekçesi yoktur.
 
 
Geleceği nasıl seziyorum? Şimdinin işaretleri sayesinde. Gizin kökü şimdidedir; şimdiye dikkat edecek olursan, onu iyileştirebilirsin. Ve şimdiyi iyileştirebilirsen, daha sonra gelecek olan da iyi olacaktır.