https://www.yazi-yorum.net/wp-content/uploads/2020/06/hakkimizda.jpg

Edgar Allan Poe‘nun yarattığı dünya kendi içerisindeki karanlığı aydınlatacak kadar hayat taşıyordu. Ancak sonrası, edebiyat yaratımının yazardan bağımsız kalamayan ayrıntılarında gizliydi. Eserler, söz konusu ayrıntılardan mutlaka bir ifade biçimi yaratabilirdi. Yine de zamanı anlamak, yorumlamak ve sonrasında bir noktaya dokundurmak mutlak suretle gerekliydi. Poe, kendi karanlığını gölgeleyen her şeyden hareketle dünya edebiyatına önemli ölçüde katkı sağladı. Yazmak için yaşamanın gerekliliğini dillendirmeden, sessiz sedasız bir sürekliliğe dahil oldu. Onun eserlerinde özellikle yaşamı ve yaşamın çıkmazlarını sorguladığı kısımları sizler için alıntıladık.

1. “Mükemmel bir şiirin mutlaka bir amacı olması gerektiği aklıma geldi. İnsanlığı en çok hüzne boğan evrensel acı ne olabilir diye sordum kendime. Cevabım ‘ölüm’ oldu..”

2. “Dünyanın gördüğü her büyük başarı, önce bir hayaldi. En büyük çınar bir tohumdu, en büyük kuş bir yumurtada gizliydi.”

3. “Gelecekte yaşanacak olayların kendilerinden ziyade, sebep olacakları sonuçlardan ödüm kopuyor.”

4. “Eğer herhangi bir edebiyat eseri, bir oturuşta okunamayacak denli uzunsa, izlenim bütünlüğünden sağlanacak son derece önemli etkiden severek feragat etmek zorundayız.”

5. “Ya insanlar şaka yaparak şişmanlıyor ya da yağda komikliği besleyen bir şey var; bunu bir türlü tam çözememişimdir…”

6. “Ama bildiğim bir şey varsa, zayıf bir şakacı ender rastlanan bir kuş, bir rara avis in terris kadar az görülür.”

7. “Gerçek, her zaman bir kuyunun dibinde değildir. Biz onu vadilerin derinliklerinde ararız, o ise dağların tepesindedir.”

8. “Gündüz düş görenler, sadece gece düş görenlerin kaçırdığı pek çok şeyin farkındadır.”

9. “Genel olarak herkesçe kabul edilen her fikrin, gelenekselleşmiş her türlü şeyin aptalca bir şey olduğunu söylemek yanlış olmaz, çünkü bunlar çoğunluğa seslenir.”
poe-art-9

10. “Oysa akıl gerçeği ararken, alışılmış biçimlerin dışına çıkarsa yolunu bulur.”

11. “Ama apaçık ve hazır olanı reddedip uzaktaki ve belirsiz olanı yeğlemek insan doğasının sapkınlığının bir özelliğidir.”

12. “Dehşet ve felaket bütün çağlarda kol gezmiştir. Öyleyse, anlattığım öykü için bir tarih vermek ne işe yarar.”

13. “En vurdumduymaz görünen insanlar bile yüreklerinde sıcak hisler taşırlar. Yaşamak ile ölmek arasında fark göremeyecek kadar kaybetmiş olanların bile ciddiye aldığı konular vardır.”

14. “Matematik, biçim ve nicelik bilimidir; matematiğe özgü uslamlama, mantığın biçim ve nicelik gözlemlerine uygulanmasından başka bir şey değildir.”

15. “Birinin ne kadar akıllı ya da aptal, ne kadar iyi ya da kötü olduğunu ya da ne düşündüğünü anlamak istediğimde yüz ifademi olabildiğince onunkine benzetirim.”

16. “Sonra da zihnimde ya da kalbimde, bu ifadeye uygun düşen hangi duygu ve düşünceler ortaya çıkacak diye beklerim.”

17. “Öyle bir evren ki muhteşem orantılardaki maddesel parçalarla ve çok görkemli ruhsal amaçlarla bir alan boyunca var olabiliyor.”

18. “Bütün ülkelerin hukuk sistemlerinin de gösterdiği gibi, kanun bir bilime ve sisteme dönüşünce adalet olmaktan çıkar.”

19. “Rüya gördüğümüzü anladığımızda uyanmak üzereyiz demektir.”

20. “Sinirlerimin gerilmesine neden olan da, büzülüp kalmama neden olan da umuttu; işkenceye galip gelen umut.”

21. “Eğer intikam alana bir ceza gelmişse o intikam alınmış sayılmaz. İntikam alan kişi kendisine karşı yanlış bir şey yapan kişiye intikamını hissettirmezse yine intikam alınmış olmaz.”