Gecenin karanlığı güneşin aydınlığı altında ezilirken, yeni bir gün daha dayanıyor kapıma. Sımsıkı yumduğum gözlerim bu gerçeği kabul etmemek için çırpınıyor adeta. Kasvetli bir his yüreğimin üzerine bir fil misali oturmuş,
Kapının kapanış sesinde duyuyor ilk kez onu. Ardından anahtarının gümüş kaseye düşerken çıkardığı ince seste. En son bir eşyaymış gibi yere bıraktığı yılgın bedeninde. Dalga dalga yayılıyor evin içinde.
Velev ki sevmeyi de bilmiyoruz sevilmeyi tatmadığımız için. Kararında koyamıyoruz terazinin kefesine kalbimizi. Hep bir dirhem fazla geliyor ötekilerden, berikilerden. Azı karar çoğu zarar mı bilmiyoruz.
Ardıma bakmadan kaçıyorum şimdi olacaklardan. Çünkü şimdinin hükmü yok. Çünkü içinde olduğum bu an sadece benim ve benim yapabileceklerimin. Plan yok. Programlayarak yaşamak, günler sonrası için tasarrufta bulunmak yok.
Gündönümü… En uzun gecelerden birindeyiz bugün. Geceleri ıssız ve karanlıktır buralar. Bir yere varmayan, anlamsızca biten bir sokak… Burası çıkmaz sokak…
Başımı pencereden çıkarıp sağa sola bakınıyorum.
Kulağımda ki ağrı değil. Bir uğultu çınlama gibi hakim bey. O gün bu gündür durmadı meret. Bazen kafamı ranzalara vurasım geliyor. Yok hakim bey vurmuyorum. Gittim çaldım kapılarını öyle yani hiçbir şey yokmuş gibi yaptım.
Kafeye gelen adam boş bir yer bulma umuduyla çevresine bakınırken, garson köşedeki masayı işaret etti. Orada oturan hesabı ödüyor. İyi bir tesadüf oldu. Herkes kahvaltıya ne kadar da meraklıymış.
Gerçekte ne kadar özgürüz peki? Nerede ve nasıl özgürüz? Bazen bir şeye karar verirken üzerimde beni baskılayan gizili güçlerin olduğu hissine kapılıyorum.
Bana ait olmayanı, hiçbir zaman hiçbirimize ait olmayacak bir şeyi bugünden yok edebilmek sanırım ancak biz insanlara yaraşır bir şey. Zalimliğimizin sınırları sonsuz uzay düzleminden daha engin sanıyorum.
“Geçti. Bunda kimsenin suçu yok. Ne sen ne de bir başkası suçlu değil. Sorumlu da yok. Her zaman olması gereken olur bunu unutma! Bu yüzden sonuçlardan kimseyi de sorumlu tutma. Bana bak, derin bir nefes al, inan bana bunun üstesinden geleceksin.”