Bir edebiyat tutkunun en sevdiği iş kitaplar arasında dolaşmaktır. Tıpkı “TheBookshop” adlı filmdeki kahramanın Florance’nin dediği gibi (yeri gelmişken harika bir film şiddetle tavsiye edilir) “Kendinizi kitaplarlayken hiç yalnız hissetmezsiniz”.

JulıenGREEN Amerikalı bir anne babaya sahip, babanın Paris’teki işleri nedeniyle Fransa’da doğup büyümüş bir yazar. Öğreniminin büyük bir bölümünü ve askerliğini Fransa’da yapmış ve yapıtlarının hepsini Fransızca olarak yazmış.

Sait Faik, Türk öykücülüğünün en büyük ustalarının başında gelir. Her öyküsü bize öykünün nasıl yazılması gerektiğini kavrattığı gibi sıradan insanlarında öykü malzemesi olabileceğini hatırlatır. Asıl gücünü de buradan alır sanırım.

Bazı kitaplar vardır isimlerindeki ritim kendine çekiverir insanı “Moderato Cantabile* ” da böyle. Kitabın ritmi okumaya başlayıp bitirdiğiniz ana kadar size eşlik ediyor.

Düşünen,sorgulayan,fikir üreten ve hayata böyle tutunan insanlar omuzlarına yük alarak yaşarlar hayatta.Ve bu düşünme hali her zaman yaşamı zorlaştırır.İşte bu kitap böyle bir zamanda karşıma çıktı benim.İnternette kitap seçkilerine bakarken.

Kitabın özgün adı “Der Papalagi”.Samoa’da yaşayan yerlilerin beyaz insana verdikleri ad.Kitabı;bu kabilenin reisi Tuavii’nin sesinden dinleriz.Şöyle der Tuiavii;Papalagi göğü delen anlamına gelir.Samoa’ya ilk misyoner bir yelkenliyle gelmişti.

“GÖKKIR’IN BAHAR DANSI” yazarın ilk öykü kitabıdır. Yazar, çocukluğundaki bir kuzusu ve bir tazısı ile olan dostluğunu anlatarak başlar öykülerine. Aralarındaki çocukça duygusal bağlılık, bir bardak pınar suyunun berraklığındadır.

Evlilik üzerine ‘Üç Yıl’…

27 Haziran 2018 yonetici

Rus edebiyatının büyük ustalarından Anton Çehov’un evlilik kurumunu masaya yatırdığı yapıtı “Üç Yıl”, İş Bankası Kültür Yayınları Modern Klasikler Dizisi’nde yerini aldı.

Zülfü Livaneli’nin yeni kitabı ‘Gölgeler’de edebiyat tarihimizin önemli isimlerinin müstearları bir araya gelip uzun bir öykü anlatıyorlar.