Akşamın huzur alan karartısında evsizler kadar yalnız, yalnızlar kadar soğuk; Kocaseyit Belediyesi’nin bankı. Oturdum. Biraz nemliydi ama aldırış etmedim. Böyle önemsiz şeylere takılmam. Bastığım yer tahtadan “gırç gırç”.

Gün, henüz ağarmak üzereydi. Geceyi kesik uykularla geçirmiştim. Yoğun iş temposunun yorgunluğu üzerime sinmiş gibiydi. Havaların ısınması, mevsim değişimleri her yıl üzerime ayrı bir ruh hali yüklerdi.

Mor Avuntu | Ömer Kaya

4 Eylül 2018 yonetici

Sessizliği bozan yutkunuş seslerinin, ertelenmiş gürültünün habercisi olduğunu seziyordum aslında. Bu kez yemek yenmeyecek, demek kimse aç değil, diye düşünmek daha iyiydi.

Sensiz Çok Doluyuz | Ufuk Artut

1 Eylül 2018 yonetici

Balkona çıkıp kahvaltı masasına oturduğumda, aklımdan geçen tek şey, hayatta her şeyin kendini tekrarlamasıydı. Hatta, benim her sabah her şeyin tekrarladığını düşünmem de bir tekrardı.

Korsakof | Sitem Şanlı

20 Ağustos 2018 yonetici

Uzun koridorlarla birbirine tutunan, basık tavanın altında yürürken aklına okuduğu yatılı okul geldi. Arada bir mekânların havasını birbirine benzetirdi.

Yaşanmaz | Yusuf Atılgan

10 Ağustos 2018 yonetici

“Kalk, kalk” diyordu biri, duyuyordum. Sol yanağım yanıyordu. Adamın vurduğu yanağımdı bu. Kolumdan tuttu kaldırdı. Gücün doğruldum. Beş altı kişi durmuş, bana bakıyorlardı. Bir de çocuk vardı.

Dışarısı çok kalabalık galiba. İnsanlar neden bu kadar yüksek sesle konuşuyorlar? Ne söylediklerini anlayamıyorum. Bir uğultu var. Kutlama mı yapıyorlar? Derin hıçkırmalar duydum.

Sebep | Tekin Türegün

10 Ağustos 2018 yonetici

Havuzun başında kimse oturmuyor. Banklar boş, havuz boş… Ayakkabı boyacıları işe çıkmamış. Pamuk helva arabası naylonla sıkı sıkı sarılı.
Martılar dönüp duruyor balıkhanenin üzerinde. O kadar çoklar ki… Martılar…

Ustamdan Gizli | Nazlı Akçura

10 Ağustos 2018 yonetici

Ustamdan gizli, dükkândan aşırdığım fotoğraf makinesini ve üçayak sehpayı yolun başına kurduğumda nasıl da heyecanlıydım. Son on gündür olduğu gibi o gün de sokağın başından aşağıya doğru yürüyeceğini biliyordum.

CENNET | FIRAT DEMİR

7 Ağustos 2018 yonetici

Masum uykusu tokat ve bağrış sesleriyle bölündü küçük Arif’in. Alışkın olduğu bu bağrış ve tokat seslerini duymazdan gelmek istiyor ve uykusuna devam etmek istiyordu. Rüyasında da tam oyuncaklar diyarına gitmişti.